2021年2月2日、今日は娘麻紀(マキ)の48歳の誕生日です。
コロナ禍による緊急事態宣言の続発で、昨春から面会も帰省外泊も禁じられ、とてもとても淋しい「おかんナミねぇ」なんやけど、青野原病院の重症棟で、温かい看護を受けて過ごさせて戴いてることに、感謝でいっぱいです!
48年って、すご~く長い年月なのに、つい昨日マキを授かったような気もする、不思議な年月です。
その年月分、ナミねぇも年をとってるんやけど、なぜかそんな気がせぇへんのは、マキがベイビィタイプで「ナミねぇのように不良娘の親不孝」しないのと、悠久の時を生きるマキと一緒に、私もゆっくり生きられるから。
「人を愛すること」の意味を教えてくれたマキに、今年も心から「ありがとう!!」と言える、今日という日に、改めて感謝を捧げます。
<by ナミねぇ>

PSN code. Obviously, if you get there is the God of War. Eugene Sommella
I truly appreciate this blog article. Really thank you! Much obliged. Donnie Ringenberg
Wise words by Arundhati Roy. And such a contrast to the swans and the haiku. Beautifully put together. Asa Richerds
Some really nice and useful info on this web site, besides I conceive the design has good features. Bart Duenke
For newest news you have to pay a quick visit internet and on internet I found this web page as a most excellent web site for most up-to-date updates. Mckinley Zwickl
Some really fantastic blog posts on this website , thanks for contribution. Zack Stocks
This unit massages your entire body from neck to toes. Abraham Byerly
I love reading a post that will make men and women think. Also, thank you for permitting me to comment. Odell Clemens
You are my breathing in, I have few web logs and very sporadically run out from to brand. Willian Reineck
By doing so, you will stay interested in blogging and connect with readers with similar interests. Bud Tabion
So enlightening and motivating. Keep doing what you know how to do best. Luke Fricks
Nice response in return of this difficulty with firm arguments and explaining all concerning that. Kermit Bunkers
There is evidently a bundle to identify about this. I think you made various nice points in features also. Mohamed Gerstenkorn
Major thanks for the blog article.Much thanks again. keep writing.
A round of applause for your article.Thanks Again. Want more.
Mark Obmascik’in 1998 yılında yazdığı “The Big Year: A Tale of Man, Nature and Fowl Obsession,” adlı kitaptan uyarlanan filmin baş rollerinde Owen Wilson, Jim Parsons ve Jack Black yer alıyor. Murray Gadway
Baahubali ve Bhallaladeva kardeşlerin Mahishmathi Krallığı tahtı mücadelesinin anlatıldığı bu film krallıkta yaşayan Sanga ve kocasının geçmişi hakkında ya da gelecekte neler yapabileceğini bilmedikleri boğulmak üzere olan bir bebeği kurtarmaları ile başlıyor. Büyüdükçe özgür ruhlu bu çocuk dağları keşfetmeye, köklerini araştırmaya, hayatının amacının ne olduğunu anlamaya başlar ve en sonunda muhteşem Bhallala Deva ile yüzleşirler! Hint sinemasının şu ana kadarki en büyük bütçeli filmi olup otoritelerce Yüzüklerin Efendisi ile kıyaslanıyor. Elliot Margosian
Persona, Bergman filmografisinin en şaşırtıcı ve en aykırı parçası. Yönetmenin ustalığının ve modern sinemayı etkilemekle kalmayıp onu nasıl büyük ölçüde kendinden çıkardığının en güzel kanıtlarından biri. Sinamotografisinin ustalığını bir yana bırakırsak, buradaki sinema dilinin günümüzdekinden geri kalan yanı yok. Sinematografi de işin içine girdiğinde Bergman fersah fersah öteye gidiyor. Kuralları kim koydu diye merak ediyorsanız işte size Bergman, sinemanın gerçek babası. Örneğin Lynch Mulholland Çıkmaz’ını yazarken bu filmi en az on kez izlemiş olmalıdır. Bir hemşire, konuşmayı reddeden, herhangibir psikolojik rahatsızlığı olmamasına rağmen çevresiyle iletişimi tamamen kesmiş bir aktristin bakımını üstleniyor. İkisi bir yazlıkta birlikte zaman geçirirken, birinin sessizliği nedeniyle açılan kışkırtıcı ve korkutucu kişilik çukuruna diğerinin (hemşirenin) karakteri düşüyor ve kendini en ince detayları ile açık etmeye başlıyor. Ve bir süre sonra hemşirenin kendi karakteri yok olup tamamen aktristin karakteri içinde eriyerek şekil değiştiriyor. (bibi andersson ve liv ullman’ın oyunculukları mükemmel) Sessizliğin gücü, karakter olmak, oynamak, kişilik ve kadın kimliği (John Berger’in Görme Biçimleri’ndeki tezini hatırlamakta fayda var: özellikle kadınların kendilerinden beklenen kimlik ve içlerindeki gerçek kimlik arasındaki bölünmüşlükleri) üzerine bir başyapıt. 1966 yılından sonraki sinemayı en çok etkilemiş ve hatta onu bizzat yaratmış olan filmlerden biri Persona. Ama burada örneğin bir Potempkin Zırhlısı ya da bir Metropolis gibi ancak miras kağıtlarındaki yazı olabilecek, yapacağını yapmış sonra da hükmünü uzun zaman önce kaybetmiş bir anlatı göremezsiniz. Bergman’ın Persona’sı, bugün bile tüm yönetmenlerin hayalini süsleyebilecek ve yapıldığı anda tüm dünyanın önünde eğileceği gerçek sinema anlatısıdır. Yapıldığı yıl bir kesimin takdirini toplamakla birlikte çok büyük bir kesim tarafından da acımasızca eleştirilmişti. Ne var ki sonrasında kuralları koyan filmlerden biri oldu. Shelby Franke
Travmatik bir at binme kazası, g enç bir kızın gözlerini kaybetmesine neden olur. Kılavuz köpeklerin baş antrenörü Charles, midilli cinsi at Apple’ı kızın görmesine yardım etmesi için eğitmeye başlar. Alfred Seely
Film, eski bir boksör olan babası Apollo Creed’in kazandığı şampiyonlukların getirdiği servet sayesinde zengin bir ailede büyüyen ama bu hayatı reddederek boksör olma hayalleri kuran genç bir boksörün, onu yetiştirmesi için Rocky Balboa’nın peşine düşmesini anlatıyor. Wilfred Swarts
Bir kış günü, Beth ve kızları yolun kenarında, perişan halde, kayıp bir köpek görür. Boş bir yuva ile kendi hayatı içinde kaybolan kocasıyla boğuşan Beth ile kurtardığı hayvan arasında özel bir bağ oluşur. Joseph yazlık evlerindeki bir düğünün ardından köpeği kaybedince, çılgınca bir arayış başlar. Deliye dönen Beth, düğünden sonra kalan birkaç misafirden ve gizemli, genç bir kadından yardım ister. Gruplar halinde köpeği aramaya çıkan bu insanlar, komik, sinir bozucu, bazen de son derece duygusal olmak üzere umulmadık anlar sunan bu maceradan derinden etkilenir. Shawn Bloxham